Önyargılara Son!


Önyargılar beyinlerimizin kelepçeleri, gözlerimizin perdesi, kulaklarımıızın tıkacıdır. Onlardan kurtulmamuz hiç kolay değildir. Ama imkansızda değildir. New York'ta Beş minare filmi önyargılarımızı parçalayacak güce sahip bir yapım. Film bize güzel bir seyir ve iyi anlar geçirmemizden daha fazlasını sunarak, önyargıları yargılamamıza kışkırtıyor bizi. Tüm bunları çok güçlü bir şekilde başarıyor. Kalbimizi ele geçiren film, kanı beynimize tüm gücü ile pompalayarak tüm duvarlarımıza yıkıcı darbeler indiriyor.

Tabii ki yapılan her işin eksik,hatalı, olumsuz yanları bulunur. Eleştirel bakışlar bunlara odaklanarak dile gelir. Ancak bu filmde eleştirel bakışın yeri olmamalı. Sebebi, övecek, öne çıkarılacak ve de gururlanacak çok fazla yönleri olduğundan, olumsuz eleştiriye yer  veya zaman kalmamasıdır. Öncelikle olumlu yönden gördüklerimizi dillendirmeye başlarsak, olumsuza gelene dek, filmin gösterimi bitmiş olur.

Bu övülesi çalışmaya neden bu kadar hayran kaldığımızı sadece ana başlıklarla dile getirisek;
  • Cinselliğe, kadına sırtını dayamamış
  • Absürtlüğe, argoya, küfüre kaçmamış
  • Şiddeti, sloganı,milliyetçiliği,dinsel ögeleri istismar etmemiş
  • Senaryosu, çekimi,kurgusu,oyuncu kadrosu, müziği ve pek çok ayrıntı mükemmele yakın.
Ülkemiz filmi adına, avrupa filmi adına,dünya filmi adına Hollywood yapımlarına denk bir yapım var karşımızda. Yeni yeni ve ilklerden olduğundan bu övgülere layık. Tabii ki ileriki zamanlarda daha yenilikçi ve sektörü yönlendirici beklentiremiz olacak.

Ama şimdi önyargılardan kurtularak, mutlulukla ve gurula bu iyi ve güzel filmi övelim. Hakettiği saygıyı esirgemeyelim. Tüm ilgili kişi ve kurumlara teşekkürler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

iyi ve güzel...